Almanyadan Trabzonun köylerine bir bakış, Hemşerimiz Trabzonun neden kalkınamadığını isabetli tespitlerle ortaya koymuş.
Trabzon kökenli
Emekli insanlar 40-50 sene sonra memlekete dönerek gurbette biriktirdikleri 10
Binlerce € yu harcayarak babadan kalma ormanları fındıklıkları tarlaları sökerek çay tarlalarına dönüştürdüler,
Hevesle çayın
yetişmesi
için 5 sene ot kopardılar,
100 bin €’nun üzerinde
paralar harcayarak 80 li yılların çirkin mimarisi binalar yaptılar çocuklar döner
hayali ile, her çocuk için 1 kat yükselttiler, ne çocuk geliyor nede torun,
yerli köylüler ve akrabaları kıskançlıktan onları çokta kabullenemiyor sürtüşmeler
kavgalar başlamış gidiyor,
Çayı toplayacak
işçi
de yok kendilerinin takati de, Yarıcılar çayın % 75 ini alırım diyor yani
üretici yakında çayını toplatmak için üzerine para vermek zorunda kalacak,
Karadeniz
erkekleri 70 yaşlarında ölüyor kadınları da hastalıktan ayakta duramıyor,10
seneye kalmaz hepsi hakkın rahmetine kavuşur
Çaylıklar
yeniden dikenlerle ve ağaçlarla ürün vermez hale gelir, Binalar harabeye döner,
Gurbetçiler akrabalarına uzun süre arazileri karşılıksız kullansın diye verdiler, köye döndüklerinde
arazileri geri alınca köydekiler ve çocukları onlara düşman
oldular yani birbirlerine küsmüşler,
Köylerde
cenazelerde bile dedikodu konuşuluyor, bilgisi tecrübesi olmayanlar sığır
bile bekleyemeyenler bilge olmuşlar akıl veriyorlar, fitne fesat haset almış yürümüş, bu
nesil ölmeden de düzelmez.
Hasan Hüseyin Kilic
Bu yazı toplam 492 defa okundu.